13.500’ü aşkın marketiyle Türkiye’nin en yaygın perakende zinciri olan A101, sosyal medyadaki etkili performansıyla bu yıl da Brandverse Awards’dan ödülle döndü. Instagram’da 15 milyona yaklaşan takipçi sayısıyla alışveriş kategorisinde zirvede yer alan A101, Brandverse Awards’un SocialBrands Veri Analitiği Bölümü kapsamında “Zincir Marketler” kategorisinde Altın Ödül’e layık görüldü.
Marketing Türkiye ve BoomSonar iş birliğiyle, Deloitte Türkiye uzmanlığında gerçekleştirilen Brandverse Awards’da bu yıl 1 Nisan 2024 – 1 Nisan 2025 dönemine ait 51 bini aşkın sosyal medya marka hesabı; takipçi artışı, ileti türü, etkileşim oranı gibi objektif metriklerle değerlendirildi. Analitik ve bağımsız verilere dayalı olarak oluşturulan değerlendirme sonucunda A101, 2025 yılında da başarı elde ederek üst üste üçüncü kez prestijli ödülün sahibi oldu.
A101 Pazarlama Müdürü Yeliz Yahşi Bilgiç ödüle dair yaptığı açıklamada; “Dijital dünyadaki güçlü varlığımızı sürdürüyor olmak bizim için büyük bir motivasyon kaynağı. Üç yıl üst üste bu ödüle layık görülmek, ekibimizin ve paydaşlarımızın özverili çalışmasının sonucu olmakla beraber, takipçilerimizin de bize duyduğu güvenin önemli bir göstergesi. Sosyal medyadaki bu istikrarlı başarıyı korumak ve daha ileriye taşımak için daha yüksek bir motivasyonla çalışmaya devam edeceğiz. Emeği geçen tüm paydaşlarımıza ve bizi bu ödüle layık gören Marketing Türkiye ekibine tekrar teşekkür ederiz.” ifadelerini kullandı.
Endüstriyel kuruluşların %7’snini güvenlik açıklarını yalnızca gerektiğinde ele alıyor olması kurumları planlanmamış kesintilere, üretim kayıplarına ve olası siber ihlallerden kaynaklanabilecek itibar ve mali zararlara maruz bırakıyor. Bu endişe verici eğilim, VDC Research ve Kaspersky tarafından yakın zamanda gerçekleştirilen ankette vurgulanıyor.
Kaspersky’nin VDC Research ile birlikte yürüttüğü “Amaca Yönelik Çözümlerle OT Güvenliğini Sağlama” araştırması, endüstriyel sektördeki değişen siber güvenlik ortamına ışık tutuyor. Enerji, kamu hizmetleri, üretim ve ulaşım gibi kilit sektörlere odaklanan bu araştırmada, endüstriyel ortamların siber tehditlere karşı güçlendirilmesinde karşılaşılan önemli eğilimleri ve zorlukları ortaya çıkarmak için 250’den fazla karar vericiyle anket yapıldı.
Güçlü bir siber güvenlik stratejisi, iş liderlerinin hangi varlıkların korunmaya ihtiyaç duyduğunu anlamasına ve en yüksek riskli alanları değerlendirmesine olanak tanıyarak, kuruluşun varlıklarına tam görünürlük sağlamakla başlar. BT ve OT (Operasyonel Teknoloji) sistemlerinin birleştiği ortamlarda bu, kapsamlı bir varlık envanterinden daha fazlasını gerektirir. Kuruluşlar, operasyonel gerçeklikleriyle uyumlu bir risk değerlendirme metodolojisi uygulamalıdır. Bunu net bir varlık temel çizgisi oluşturarak hem kurumsal risk kriterlerini hem de güvenlik açıklarının potansiyel fiziksel ve siber sonuçlarını ele alan anlamlı risk değerlendirmeleriyle yapabilirler.
Ancak bu konudaki son anket bulguları endişe verici bir eğilimi ortaya koyuyor. Önemli oranda kuruluş, düzenli sızma testi veya güvenlik açığı değerlendirmesi yapmıyor. Katılımcıların yalnızca %27,1’i bu kritik değerlendirmeleri aylık olarak gerçekleştirirken, %48,4’lük çoğunluk değerlendirmeleri birkaç ayda bir yapıyor. Endişe verici bir şekilde, %16,7’si bunu yılda yalnızca bir veya iki kez yapıyor ve %7,4’ü yalnızca gerektiğinde güvenlik açıklarını ele alıyor. Bu tutarsız yaklaşım, giderek karmaşıklaşan tehdit ortamında kurumları savunmasız bırakabilecek bir durum.
Her yazılım platformu doğası gereği hatalara, güvensiz kodlara ve kötü niyetli aktörlerin BT ortamlarını tehlikeye atmak için kullanabileceği diğer zayıflıklara karşı savunmasız kalabilir. Bu nedenle endüstriyel şirketler için etkili yama yönetimi bu riskleri azaltmak için çok önemlidir. Ancak araştırmalar, birçok kuruluşun bu alanda önemli zorluklarla karşılaştığını ve genellikle kritik güncellemeler için operasyonları duraklatmak için gerekli zamanı ayırmakta zorlandığını ortaya koyuyor. Rahatsız edici bir şekilde, birçok kuruluş OT sistemlerine yalnızca birkaç ayda bir veya daha uzun bir süre yama uyguluyor ve bu da risk maruziyetlerini önemli ölçüde artırıyor. Kurumların %31,4’ü yamaları aylık olarak uygularken, %46,9’u bunu birkaç ayda bir yapıyor. %12,4’ü ise yılda yalnızca bir veya iki kez güncelliyor.
Etkili yama yönetiminin sürdürülmesindeki bu zorluklar, sınırlı cihaz görünürlüğü, tutarsız satıcı yama kullanılabilirliği, özel uzmanlık gereksinimleri ve yasal uyumluluğun siber güvenlik ortamına karmaşıklık katmanları eklediği OT ortamlarında daha da artıyor.
BT ve OT sistemleri giderek birbirine yaklaştıkça, genellikle açık standartlar yerine tescilli teknolojilere dayanan, geleneksel olarak farklı yapıya sahip söz konusu sistemlerin uyumlu hale getirilmesi için acil bir ihtiyaç ortaya çıkıyor. Varlık takibi ve sağlık izleme için kameralar ve akıllı sensörlerden gelişmiş iklim kontrol sistemlerine kadar Nesnelerin İnterneti (IoT) cihazlarının hızla çoğalması, bu zorluğu daha da artırıyor. Bu bağlı cihaz patlaması, endüstriyel kuruluşlar için saldırı yüzeyini genişletiyor ve sağlam siber güvenlik önlemlerine duyulan acil ihtiyacın altını çiziyor.
Kaspersky, bu alanda endüstriyel müşteriler için özel OT sınıfı teknolojileri, uzmanlık bilgisini ve paha biçilmez uzmanlığı sorunsuz bir şekilde entegre eden benzersiz bir ekosistem sunuyor. Kritik altyapılar için yerel bir XDR platformu olan Kaspersky Industrial Cybersecurity (KICS), merkezi varlık envanteri, risk yönetimi ve denetimi sunan ve tek bir platform aracılığıyla çeşitli, dağıtılmış altyapılarda güvenlik ölçeklenebilirliği sağlayan OT ekosisteminin temel taşını oluşturuyor. Ayrıca Kaspersky, endüstriyel kuruluşların yeni OT cihazları veya sistemleri kurarken Secure by Design ideolojisini benimsemelerini öneriyor.
KasperskyOS İş Birimi Başkanı Dmitry Lukiyan, şunları söylüyor: “Kaspersky’de Secure-by-Design konseptini Siber Bağışıklık yaklaşımımızla hayata geçiriyoruz. Bu, bilinmeyen güvenlik açıklarından yararlanan saldırılara bile dayanabilen, mimari açıdan esnek ürünler ortaya koymak anlamına geliyor. Geleneksel sistemlerin aksine, Cyber Immune ürünleri sürekli yama veya harici güvenlik katmanlarına ihtiyaç duymaz. Sonuç olarak, müşterilerimiz güvenlikten ödün vermeden daha güçlü koruma, basitleştirilmiş bakım ve daha düşük toplam sahip olma maliyetinden faydalanır.”
KasperskyOS tabanlı Cyber Immune ürünleriyle kurumlar, minimum ek siber güvenlik maliyetiyle sistemlerinin dayanıklılığını artırabilir, böylece uzun vadede genel siber güvenlik giderlerini azaltabilir.
“Securing OT with Purpose-built Solutions” raporunun tamamını okumak için web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Endüstriyel siber dayanıklılık ve tüm varlık ve süreçlerin kapsamlı bir şekilde korunmasını sağlamanın yolları hakkında daha fazla bilgi edinmek için interaktif kılavuza başvurabilirsiniz.
TikTok, “Sizin İçin” akışını daha da kişiselleştirmek ve kullanıcıların ilgi alanlarına yönelik içerikleri daha kolay keşfetmelerini sağlamak amacıyla yeni bir dizi güncelleme getirdi. Kullanıcı kontrolünü artırmayı hedefleyen bu güncellemeler arasında “Konuları Yönet”, “Akıllı Anahtar Kelime Filtreleri” ve “Eğitici İçerik Kılavuzu” gibi önemli yenilikler yer alıyor.
“Konuları Yönet” özelliği için yaratıcı sanatlar, seyahat, doğa ve spor gibi popüler konular arasından seçim yapılabiliyor ve bu konuların akışta ne sıklıkta yer alacağı kullanıcı tarafından belirlenebiliyor.
Yapay zekâ destekli “Akıllı Anahtar Kelime Filtreleri”, kullanıcıların istemedikleri içerikleri daha etkin şekilde sınırlandırmasına olanak tanıyor. Benzer ve eş anlamlı kelimeleri de kapsayabilen bu filtreleme sistemi, kullanıcıya içerik akışını daha hassas bir şekilde düzenleme imkânı sunuyor.
TikTok ayrıca “Sizin İçin” akışının nasıl çalıştığını ve kişiselleştirme seçeneklerini anlatan yeni bir “Eğitici İçerik Kılavuzu” hazırladı. Bu rehber, 180 milyondan fazla izlenmeye ulaşan videolarla destekleniyor.
Tüm bu güncellemeler, genç ve yetişkin kullanıcıların dijital güvenliğini önceleyen TikTok’un mevcut güvenlik önlemlerini bir adım ileriye taşıyor. Kullanıcıların “Sizin İçin” akışını yenilemelerine, bir videoyla “ilgilenmediklerini” belirtmelerine ya da daha geniş kitleler için rahatsız edici olabilecek içerikleri sınırlamak adına “Kısıtlı Mod”u etkinleştirmelerine yardımcı olacak ek kontrolleri de beraberinde getiriyor.
TikTok, bu yeni özelliklerle birlikte kullanıcılarına daha kişisel, daha güvenli ve daha keyifli bir keşif deneyimi sunmayı amaçlıyor.
Samsung Electronics, enerji verimliliği yüksek digital signage çözümleri portföyünü genişleterek 32 inçlik yeni Color e-Paper (EM32DX model adıyla) ekranını dünya çapında piyasaya sürdü. Gelişmiş digital ink teknolojisiyle üretilen yeni model ultra düşük güç tüketimiyle, yüksek görünürlüğüyle ve hafif tasarımıyla işletmelere daha sürdürülebilir ve esnek kullanımlı bir ekran alternatifi sunuyor. Enerji tüketimini azaltırken etkileşimi artıran çözümlerle, Samsung’un ekran inovasyonlarının sınırlarını zorlamaya devam ettiğini belirten Samsung Electronics Görsel Ekran İş Biriminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Hoon Chung, “Samsung’un sürdürülebilirlik ile performansı bir araya getirerek yüksek verimliliğe sahip özelleştirilebilir signage çözümü olan Color e-Paper ekranı, işletmelere güç katıyor” dedi.
Canlı renkler sunan enerji verimliliği yüksek digital signage
32 inç ekran boyutuna sahip yeni Samsung Color e-Paper, statik içerikleri görüntülerken 0,00 W güç tüketiyor. Tamamen şarj edilmiş entegre pili sayesinde bir güç kaynağına bağlanmadan serbestçe, kurulduğu gibi kullanılabiliyor. İçerikler güncellenirken geleneksel dijital çözümlere göre önemli ölçüde daha az enerji harcayan ekran, maliyetlerin düşürülmesini destekliyor. Samsung’un gelişmiş renk görüntüleme algoritmasını kullanarak renk doğruluğunu ve okunabilirliği optimize eden ekran, QHD (2.560 x 1.440) çözünürlüğe sahip. Optimizasyon yeteneğiyle görüntülerin kenarlarını yumuşatan ekran, geleneksel kağıt posterlerdeki ve perakende promosyon stantlarındaki gibi çarpıcı görüntüler sunmak için daha yumuşak ve canlı renkler oluşturuyor. Color e-Paper, işletmelerin basılı materyallerden gelişmiş dijital ekranlara sorunsuz geçiş yapmasını sağlıyor.
İnce, hafif ve kurulumu kolay
Sadece 2,5 kg ağırlığında ve 17,9 mm inceliğindeki ekran, çok ince tasarımı sayesinde birlikte gelen askı aksesuarlarıyla çok yönlü olarak duvarlarda, masalarda ya da tavanlarda kullanılabiliyor. Tüm kenarları 13,9 mm inceliğinde çerçeveye sahip ekran hem yatay hem de dikey modda kullanılabilirlik sağlarken VESA montaj uyumluluğu, kurulum imkanlarını daha da artırıyor. İki USB-C bağlantı noktasına, Wi-Fi ve Bluetooth bağlantılarına ve 8 GB dahili depolama alanına sahip ekran, içerikleri kolay yönetmek için işletmelere kusursuz entegrasyon imkanı tanıyor.
İşletmelere yönelik akıllı içerik yönetimi
Android ve iOS mobil cihazlarda kullanılabilen özel Samsung e-Paper uygulaması, kullanıcıların Color e-Paper cihazlarında sunacakları içerikleri doğrudan oluşturmasını, görüntüleme zamanlamasını planlamasını ve içeriklerde ayarlar yapmasını kolaylaştırıyor. Bunun yanında gerçek zamanlı olarak cihazların uzaktan kontrolünü, sezgisel içerik yönetimini ve kolay içerik oluşturmayı sağlayan Samsung VXT (Visual eXperience Transformation) platformu da artık Color e-Paper ile uyumlu hale getirildi. Merkezi cihaz yönetimine imkan tanıyan ve halihazırda desteklenen dijital ekranlara sorunsuz entegre olan Samsung VXT’ye, içeriklerin görünürlüğünü optimize etmek için Color e-Paper ürüne özel olarak tasarlanan yeni bir özellik ve yayımlanmadan önce içerikteki renklerin doğruluğundan emin olmak için bir ön izleme işlevi de eklendi.
Gerçek zamanlı izlemeyi ve merkezi cihaz yönetimini destekleyerek Samsung VXT, işletmelerin içerikleri birden fazla konumda sunabilmesini kolaylaştırıyor. Samsung Tizen 8.0 sisteminin gücüyle, işletmeler Tizen Enterprise API’leri aracılığıyla ekranlarını mevcut sistemlerine sorunsuz bir şekilde entegre edebiliyor. Samsung’un sürdürülebilirlikle ilgili geniş kapsamlı taahhüdünün bir parçası olarak, Color e-Paper’ın çerçevesi %55 geri dönüştürülmüş plastik malzemeden üretildi ve ürün, markanın kendi çevresel etkisini azaltma çabalarını yansıtmak üzere tamamen kağıt bazlı ambalajda satılıyor.
Samsung global digital signagepazarındaki liderliğini sürdürüyor
İlk kez 2009 yılında pazar liderliğine yükselen Samsung, 16 yıl sonra tekrar digital signage pazarında lider olduğunun altını çizdi. 2024 yılında Samsung, global digital signage satışlarında, hacim bazında rekor pazar payına ulaştı.
Merakına yenik düşen Faerin Lothar, Arathi kökleriyle tekrar bağ kurmak için Hallowfall’un derin yer altı topraklarında bir maceraya atılıyor. The War Within’in en yeni içerik güncellemesi olan Arathor’un Mirası (11.1.7) şimdi çıktı!
Bu güncelleme, çok çeşitli özellikler ve etkinlikler ile birlikte geliyor:
Yeni Çöküntü Eki: Overcharged
Çöküntülere özel yepyeni Overcharged ekiyle meydan okumaya yeni bir zorluk katarak kudretli Titan ile yüzleş ve harika ödüller kazan
Gittikçe artan zorluklarda ilerlemek için yeni talent ağacı ile güçlendirmelerin kilidini aç
Yükseltilebilen ve 3. Sezona girerken inanılmaz bir güç sağlayan yeni Dayanıklı İstihbarat Saklama Cihazı (D.I.S.C) kemerini kazan ve onu yükselt.
Yeni Kullanıcı Arayüzü Özellikleri: Vurgulama Desteği ve Tek Düğme Desteği
Kaynaklara ve karakterinin o an içinde bulunduğu duruma bağlı olarak sıradaki önerilen yeteneği vurgula.
Tek Düğme Desteği, sıradaki önerilen hasar veren yeteneği kullanmanı sağlar ve yetenek kullanımları arasında ilave bir küresel bekleme süresi ekler.
Turbulent Timeways Geri Dönüyor:
Battle of Azeroth’tan bir seçki, bu Turbulent Timeways etkinliğiyle kalıcı olarak Timewalking rotasyonuna ekleniyor.
Master of Turbulent Timeways III başarımını kazanan oyuncular, Chrono Corsair (sonsuz korsan ejderha) bineği ile ödüllendirilecek!
Yeni Görev Sistemi: Lorewalking
20 yıldan uzun bir süreye yayılan içerikle, yeni oyuncularımızın deneyimleyebileceği ve deneyimli oyuncularımızın tekrar ziyaret edebileceği pek çok hikâye bulunuyor.
Lorewalking, WoW’un tarih ustası Lorewalker Cho ile önemli hikâyeleri anlatmak için birkaç yeni görev de içeren bir miras görevi dizisi sunuyor.
Bu güncelleme; Xal’atah, Ethereal’lar ve oyuncuların favorisi Arthas’ı da içeren üç hikâyeden oluşuyor.
Savaş, The War Within, 11.2 yaması K’aresh’in Hayaletleri ile yıkılmış bir dünyada devam ediyor
WoWCast’in yeni bölümü, World of Warcraft’ın Youtube kanalında yayınlandı. Bu bölüm, The War Within’e gelecek olan içerik güncellemesi K’aresh’in Hayaletleri (11.2) hakkında ayrıntılar içeriyor.
Yardımcı Baş Görev Tasarımcısı Stephanie Yoon ile Baş Karşılaşma Tasarımcısı Andrew De Sousa, Topluluk Yöneticisi Bethany Stout’a misafir olarak oyuncuların bu güncellemeden neler bekleyeceğini ele aldı:
Yeni Bölge: K’aresh
Çok sayıda parçalanmış adaya yayılmış, bir zamanlar hayat dolu olan bu dünya; Ethereal’ların yaşantılarını eskisi gibi olmasa da devam ettirmeye çalıştığı bir yer.
Yeni Oyuncu Merkezi: Örtülü Pazar Tazavesh
Broker’lar geri dönüyor ve pazarlarını da yanlarında Shadowlands’ten K’aresh’e getiriyorlar. (Evet, aynı zamanda Mythic+ zindanı olarak da geri dönecek).
Yeni Yükseltilebilir Ekipman Ögesi: Reshii Wraps (artifact pelerin)
K’aresh’te hayatta kalabilmek, hatta yeni baskının güvenlik sistemlerini alt edebilmek için oyuncuların sadece bir Ethereal gibi düşünmesi değil, bazı durumlarda bir Ethereal OLMASI da gerekecek. Bu artifact pelerin, dünyayı bir Ethereal’ın gözünden görebilmeleri için oyuncuların enerji formuna bürünmelerini sağlayacak.
3. Sezon: Yeni Baskın, Zindan, Çöküntü ve daha fazlası
Manaforge: Omega: Azeroth’un dövüşçüleri 8 patronlu buyeni baskında, Dimensius’un dirilişini durdurmak için Manaforge: Omega boyunca ilerlemeli (Spoiler: Durduramıyorlar, bu da inanılmaz heyecanlı bir karşılaşmaya yol açıyor).
Eko-Kubbe Al’dani: Oyuncular bu 3 patronlu zindanda, gizli eko-kubbenin yerini öğrenip istila eden bir grup Çorak Bölge Yağmacılarıyla yüzleşmek zorunda kalacak.
Archival Assault: Oyuncuları, Ejderha Adaları’ndaki Gökyüzü Açıklığı’nda bulunan Gökyüzü Mahzeni’ne dönmeye davet eden bir çöküntü.
K’aresh’in Hayaletleri ile gelecek içerikler hakkında daha ayrıntılı bilgi için WoWCast bölümünü izle.
News
